2 Ocak 2017 Pazartesi

Zamanın Ruhundan Kendi Ruhuna





Zamanın ruhunun içine düştün…

Açılmış yollardan yürüdün; saçılmış düşüncelere koştun…

Ruhunu ciddiye alıp dinlemedin!
∘∘∘


Yıllar geçti…

İçinde, derinlerden gelen bir sızıyı hep hissettin.

Ne zaman barışmak istesen başıboş kalbinle, terslendin…
∘∘∘


Aklına sordun yol işaretlerini…

Kuşku düşmedi hiç kafana;

Doğru deyip uyguladıklarının, duygularınla düşüncelerinin öpüştüğü alanlara düşenler olduğunu öğretmemişlerdi sana.
∘∘∘


Sen akılcıydın; aydınlanma ‘aklına güven’ diyor sanmıştın!

“Düşünecek cesaretin olsun!” diyordu, yanılmıştın!

Akıl dediğin zamanın ruhuydu anlamadın!
∘∘∘


Şimdi öksüz ruhunu sindiği köşeden çekip çıkaracaksın.

Yaralarını sarıp gönlünü alacak,

Dua edip sızılarının dinmesini isteyeceksin…
∘∘∘


İnsan, beynini, duygularıyla aklının alış-verişlerinde, kendi yaparmış…

Geç de olsa sen de başladın kendi heykelini yontmaya…

Hayatını bir sanat eseri gibi özenle dokumaya…
∘∘∘


Artık zamanın ruhundan kendi ruhuna döndün...

Kimsenin görmediği mucizeleri görecek;

Bir anlam bulsan da bulmasan da yaşamayı seveceksin…

∘∘∘


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder