4 Ocak 2017 Çarşamba

Öğrenilmiş Çaresizlik (2)





Doktora öğrencileri arasına sokulan denek siz olsanız, nasıl kurtulursunuz, göre göre uzun çubuğa kısa demekten?

İki çıkış biliyorum:

Bir, kestirme yol, casus öğrencilerden birinin oyunbozanlık edip rolünden vazgeçmesi ve A çubuğunun uzun olduğunu seslendirmesidir.

Denek üzerindeki etki kırılacak ve casusları izleyen denek oranı dramatik olarak düşecektir.

Oyunbozan etkisi, oyunu bozmuştur..
∘∘∘


Böyle bir saçmalığa kolayca düşüyor olmamıza ne diyorsunuz?

İçimizdeki otomatik mantık çalışıyor; ben buna ‘kurbanlık koyun mantığı’ diyorum:

Geleceğin, yaşadığın günlere benzeyeceğini sanıyorsun… 

Aklına değil gördüklerine, yaşadıklarına inanıyorsun…

Zamanında kavrayamadığın bir durumu, gözlemlerinle, istatistiğin sağduyusu ile aşmaya çalışıyorsun!

Profesör adayı olsan bile, düşünmeye vaktin olmayınca, çevreyle arandaki çelişkiyi ancak böyle çözüyorsun!

Aslında durum göründüğü kadar saçma değil…
∘∘∘


Bilim, aklı kullanıyor; yasaklıyor kurbanlık koyun mantığını…

Güvenmeyin ona, diyor.

Gel gör ki, bunu bilsen bile biat ettiğini görmüyorsun gündelik mantığa... 

Doğal sayıyorsun!
∘∘∘

Bu bizi öğrenilmiş çaresizlik labirentinin ikinci çıkışına götürüyor:

Duygularımızın yarattığı çarpıklığın ayırdında olmak…

Bildiğin için, seni yönlendiren pusulaya teslim olmuyor, denemeyi -düşünmeyi- sürdürüyorsun…

Denemek, doğru mantığa geçtiğini gösteriyor!

∘∘∘

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder