Doktora öğrencileri arasına
sokulan denek siz olsanız, nasıl kurtulursunuz, göre göre uzun çubuğa kısa
demekten?
İki çıkış biliyorum:
Bir, kestirme yol, casus öğrencilerden birinin oyunbozanlık edip rolünden vazgeçmesi ve A çubuğunun uzun olduğunu seslendirmesidir.
Denek üzerindeki etki kırılacak
ve casusları izleyen denek oranı dramatik olarak düşecektir.
Oyunbozan etkisi, oyunu
bozmuştur..
∘∘∘
Böyle bir saçmalığa kolayca
düşüyor olmamıza ne diyorsunuz?
İçimizdeki otomatik mantık
çalışıyor; ben buna ‘kurbanlık koyun
mantığı’ diyorum:
Geleceğin, yaşadığın günlere
benzeyeceğini sanıyorsun…
Aklına değil gördüklerine, yaşadıklarına inanıyorsun…
Zamanında kavrayamadığın bir
durumu, gözlemlerinle, istatistiğin sağduyusu ile aşmaya çalışıyorsun!
Profesör adayı olsan bile, düşünmeye
vaktin olmayınca, çevreyle arandaki çelişkiyi ancak böyle çözüyorsun!
Aslında durum göründüğü kadar
saçma değil…
∘∘∘
Bilim, aklı kullanıyor; yasaklıyor
kurbanlık koyun mantığını…
Güvenmeyin ona, diyor.
Gel gör ki, bunu bilsen bile biat
ettiğini görmüyorsun gündelik mantığa...
Doğal sayıyorsun!
∘∘∘
Bu bizi öğrenilmiş çaresizlik labirentinin
ikinci çıkışına götürüyor:
Duygularımızın yarattığı çarpıklığın
ayırdında olmak…
Bildiğin için, seni yönlendiren pusulaya teslim olmuyor, denemeyi -düşünmeyi- sürdürüyorsun…
Denemek, doğru mantığa geçtiğini gösteriyor!
∘∘∘
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder