3 Eylül 2016 Cumartesi

İyimserlik Erdem mi





20. yüzyılı az çok bilen ya da içinde bir iki on yıl geçirenlere sorulsa ne derler:

Gördükleriniz, bildikleriniz ne tür duyguları tetikliyor ‘insanlık’ hakkında?

Yanıtlarken toplumun gizli pusulaları sizi yönlendirecek, dikkatli olun:

İyimserlik erdem…

Kötümserlik kötü…
∘∘∘


Gelenekler ve ortak akıl zorluyor…

Şartlar ne olursa olsun iyimser olacaksın!

Şöyle bir anlayış var:

İyimserlik yaşam coşkusunu pompalıyor…

Kötümserlik söndürüyor…
∘∘∘


Bu kabulleri anlamak zor! …

Dikkatle bakın, dünyayı fazlaca ciddiye alıp alakasız işlere kafayı takanlardır ortak yaşama daha çok katkı yapanlar…

Asosyal, ortak vakit geçirme mekânlarına pek takılmayan, epeyce karamsar gözüken, eğlenceden anlamayanlar…
∘∘∘


Liberalizmin teorisyeni, Soros’un Açık Toplum Enstitü’lerinin isim babası, K. R. Popper (ö. 1994), Amerikan üniversiteleri gayet iyi, ancak eğlenceyi abartıyorlar, diyordu…

Eğlenceye karşı konuşmasına bakmayın, aslında dünyanın en iyimser adamıydı…

Açık toplumda bilimin, her problemi ölümcül olmadan çözeceğini söyler, terslerdi karamsar gelecek kestiren gazetecileri!

22 yıl önce öldü…

İnsanın neden olduğu iklim değişikliğinin, 30 yıl sonra yaşamın köküne kibrit suyu dökeceğini söyleyen raporları bugün okusa ne yapardı acaba?

Bekleyin, kafayı takmayın mı, derdi?

Yoksa, iyimserlik yetti!

Karamsarlıktan alalım biraz da yaşam enerjimizi mi?
∘∘∘




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder