İnsanlığı abartmayın!
Hümanizmayı olmadık tepelere
çıkarmayın!
Etrafınıza azıcık göz atsanız
bile yetiyor:
Yarattığı cehennemden kaçanların
önüne duvar ören…
İklim değişikliğiyle dünyanın
sonunu hazırlayan insan rolünden rahatsız olmayan:
Uygarlık!
∘∘∘
Nasıl oluyor?
Aslında kötülüğümüz,
bencilliğimiz ağır basmasına basıyor, iyilik ve başkaları önceliklerimizde epey
geriden geliyor…
Ancak bunu bilmek yetmiyor!
İnandırıcı olmuyor!
Dünyasına, türüne, çocuklarına yukardakileri
reva görüyor olmasını açıklamıyor…
Çürüme derinlerde…
∘∘∘
Vücudunu ayakta tutmak için
öylesine alçalıyor ki, ruhu bir daha ayağa kalkamıyor!
Sağ kalabilmek için zombileşiyor…
İntihar etmemek için alçaldıkça
alçalıyor; tuhaf alışkanlıklar ediniyor…
Ölümün çaresizliği karşısında yüz
bin yıldır talim ederek edindiği becerileri işine gelmeyen şeyleri
makyajlamakta kullanıyor…
∘∘∘
Ölümü kafaya takmamanın bir
yolunu bulmuş.
Geldiği tarihle özdeşleştirmiş yok
oluşunu…
Zamanını bilmediği sürece kafaya
takmıyor…
Yaklaşınca düşünürüz diyor:
Kim öle kim kala!
∘∘∘
Açgözlülükten kan istemiş sesini
duymadığı, rüzgârından toz almadığı bölgelerde…
Sonrakiler sıcaktan kavrulacak,
susuzluktan yanacakmış…
Bunların içinde çocukları da
torunları da varmış…
Düşünmüyor, görmüyor, duymuyor!
Ölüm gibi kaçıyor onlardan!
Zamanı gelince düşünürüz, diyor…
Faydanın, çıkarın ruhu katletmesinin
resmini seyrediyoruz…
∘∘∘
Bayramlar hız kesiyor; bir fırsat
sunuyor ruhunu yitirenlere:
Durun ruhunuz ölmüş!
Arkanıza bakın kimse kalmamış!
İyi bayramlar…
∘∘∘
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder