20 Aralık 2016 Salı

İstanbul'un En Çok Nesini Seviyorsunuz







Ankara için sorduklarında Yahya Kemal’in (ö. 1958) verdiği cevabı bilirsiniz:

“İstanbul’a dönüşünü!”
∘∘∘


Yahya Kemal bugün olsaydı ne derdi bilmiyorum.

Şu kadarından eminim, asla aynı hiciv tabancasıyla Ankara’yı kalbinden vuramazdı.

Gönlünden geçse bile yapamazdı bunu.
∘∘∘


Nereden mi biliyorum?

İnsanın doğasını hâlâ bilemiyoruz diyorsak da o kadarcığını biliyoruz…

Temel bilimler söylemese bile, beşeri bilimlerden –humanities- öğreniyoruz.

Adı sanı belirgin, az çok kabul görmüş şairlerden birkaç şiiri keyifle okumanın mutluluğunu deneyimlediyseniz;

Keyfiniz kaçtığında kitabına sığınıp dünyasında kaybolduğunuz bir iki romancı tanıyorsanız, şu kadarını bilmemek imkansız:

Yahya Kemal bugün o tabancayı ateşleyip Ankara’yı deviremezdi…

Biraz daha ileri gidiyorum, ateşlese bile, kurşun döner kendini vururdu!

Eskisi gibi cuk oturmaz, yüreklerde mizahla bilgelik karışımı bir köşeye kurulup oturamazdı sözü!
∘∘∘


Artık soru değişti:

“İstanbul’un en çok nesini seversiniz?”

Şairler ne der bilmem…

Dokuz ay boyunca bir kasabada yaşadım. İstanbul’a dönüşte Mahmutbey Gişelerinden geçerken aklıma düştü cevabım:

İyice inandım, İstanbul’un en sevdiğim yanı: mecbur olmadıkça “geri dönmemesi.”

∘∘∘



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder