29 Aralık 2016 Perşembe

Boş Laf Kapanından Nasıl Çıkılır





Konuştuklarımızın yüzde doksanı, yazılanların büyük çoğunluğu boş laftır…

Hayvan, acımasız insanın kurduğu tuzaklara bilmeden düşer;

İnsan kendi tuzaklarına bilerek, isteyerek…

Can sıkıntısına yenik düşmüştür!
∘∘∘


Büyük çaresizliğimiz can sıkıntısıdır;

Tek başına ayakta kalmayı, kendinle hoşnut olmayı becerene dek kurtulamazsın.

İnsanın kendisiyle dost olabilmesi kolay olmaz;

Pek şanslı değilsen, yılların deneyimleriyle bütünlenen bilinçli bir arayış gerekir…
∘∘∘


İşte bu sıkıntılı kavşakta kolaya kaçar, kısa devre yaparsın:

Tadında bırakman gereken edilgen –pasif- iş, aile, arkadaş birlikteliklerini abartırsın…

Kendi dostluğunu arayacağın yerde sığ arkadaşlıklardan medet umarsın.

Boş laf kapanına sıkışmışsındır…

Derdin katlanmıştır:

Hem can sıkıntısından hem de kapandan kurtulman gerekecektir…
∘∘∘


En tehlikelisi, ne yapayım demek ki ben böyleyim, diye uysalca boyun eğmek,

Kapanı kabullenmek, boş lafı sahiplenmektir…
∘∘∘


Yaşamı birlikte göğüslediğin biri varsa iş daha çetrefilleşir,

Kapandan çıkış yolu lâbirente döner…

Boş lafın, en yakınlarını bile senin kadar tüketmediğini,

Hatta bazılarının hayat enerjisi olduğunu hayretle görürsün!
∘∘∘


Reçete ararsan bulamazsın…

Kendin gibi, formülün de tektir.

Unutma ‘zamanında anlayamamanın’ adıdır hayat…

Şaşarsın, aramanın yolculuğu ne güzeldir!

∘∘∘




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder