28 Mart 2016 Pazartesi

Mutluluğun Formülü




Başlığı sosyal medyadan aldım.
İnsanların içine çıkmadığımı, yeterince sosyalleşmediğimi söylüyor yakınlarım.
Kitaplarda ne buluyormuşum; eleştiriyorlar…
Sosyalleşiyorum izninizle…
∘∘∘

Başlığın varsayımı doğru değil!
Yanlış bir kabulle yola çıkıyor:
İnsanların doğası, diyor, aynıdır, tek formül herkese yeter…
Varsayım yanlış… Doğanın mucizelerinden biri, her insanın diğer milyarlarca türdeşinden apayrı ayarlarla doğduğu ve değişik formülle mutlu olduğu…
Yanlış yaşamı doğru yaşayamadığınız” gibi, yanlış soruyu da doğru cevaplayamazsınız…
∘∘∘

Ben mutluluğu aramak yerine mutsuzluktan uzak durmayı yeğliyorum.
Hangi olayın sonunda yaşam enerjimin azaldığını duyumsamışsam o olaya bir daha yanaşmıyorum.
Örneğin kumar oynarken zamanın nasıl geçtiğini anlamazsınız, ama sonrası gayya kuyusudur…
Tükenmişsinizdir.
Tek gecelik seks, içkini yudumlayarak her gördüğüne aynı sıradan sözleri tekrarladığın toplantılar, sürekli bildiğin insanların kanıksadığın görüşlerini dinlemek zorunda olduğun yan yana gelmeler, hayata bakışları apayrı aile fertlerinin uyumsuz dünyalarının sürtüştüğü birliktelikler güç vermek bir yana olanı alıp götürüyor.
Bunlardan becerebildiğimce kaçtım.
Bir de aynı yastıkta kocayacağım bir “” aradım kendime.
 “” konusunu sormak üzeresiniz biliyorum.
O, “”ten sonra gelmeli. Yoksa “”ten almanız gerekeni ondan beklersiniz, yazık edersiniz…
∘∘∘

Kısalttığım bir şiir[1]:

İnsan acaba ne istemeli?
Sakin kalmak mıdır?
Bir yere sarılmak mıdır?
Kendini akıntıya bırakmak mıdır?

Bir kulübecik mi yapmalı?
Tepesine bir çadır mı dikmeli?
Kayalara mı güvenmeli?

Yoktur herkes için uygun olanı!
Herkes kendi yolunu bulmalı,
Herkes çatısını kendi çatmalı,
Ve duran, düşmemeye bakmalı!
∘∘∘
Beğendiniz mi?
Çoklarının İngiliz Shakespeare ile birlikte insanlığın en büyük bilgesi dediği Alman Goethe’nin bir şiiri…
∘∘∘


[1] Yarat Ey Sanatçı, “Yüreklendirme”, Goethe, Çeviren Ahmet Cemal

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder