14 Ekim 2017 Cumartesi

Hayaller Ayna ve Hüzün




Her saban aynaya baktığında yaşadıklarını görürsün…
Geçmişte kalanları…
Hayallerini reddeder, ayna, boş şeylerle uğraştırma beni, gerçeklerden başkasını yansıtmam, der gibi…
Acımasızdır!
Zamanla omuz omuza…
∘∘∘

Yıllar geçtikçe aynalarla aranın limonileşmesinin nedeni budur.
Hayallerinin yanında, ne tadı ne tuzu yerindedir yaşadıklarının.
∘∘∘

Hayallerini yaşar, gerçekleri geçmişinde bırakırsın…
Geçmişin yapmıştır seni; ama sen hayallerinle yaşarsın.[1]
∘∘∘

Şimdinin motorudur hayal;
Geleceğe attığın adımın gücünü ondan alırsın…
Hayallerini varetmek için yarınına yürüdüğünü duyumsarsın, bıkmadan usanmadan geçmiş -gerçek- üretirken, kendini yaptığını hissetmezsin…
∘∘∘

Duygularına aldırmadan eserini ortaya dökmüştür ayna:
Sanılanın tersine, derdin, kaşlarını taşıyamayan, çizgilerden yorgun düşmüş yüzün değildir;
Cevap vermekten ürktüğün soruların ağırlığıdır sıkıntın…
Onca hayal boşa mıydı? Kafandan çıkıp varlık haline dönüşenler yorgunluğuna değmiş miydi?
Sabahları, yüksek tepelerin ıslak pusu gibi ruhunu aniden sarıveren hüznün kaynağı bu lanetli sorulardır…
∘∘∘

Koca bir dalga gibi seni bilmediğin mekânlara sürükleyen tuhaf gönül üzüntüsüne pek kızma.
İçten içe garip bir keyif bile duyarsın, uğraşmışsındır, felek yar olmamıştır…
Uykusuz geçirdiğin geceleri anımsarsın; boşuna değildir…
“Nereden bilebilirdin”  merhemiyle ovarsın sızlayan yerlerini:
Krizi, fırtınayı, doların katlanacağını, adamın alçak, karının o.ospu olduğunu…
∘∘∘

Anlamadığın bir rehavet çöker aşarsın krizi.
Hiçbir şey olmamış gibi sürer hayat, zamanla dost;
Bir de ne görürsün, o alçak hayallerden hâlâ gezinip duranlar var içinde, kalan yarınların için kurulmuş…
∘∘∘

Her sabah yüzünü yıkarken bu hesabı veriyorsun ya da vereceksin…
Hayır diyorsan bilinçaltından çalışıyorsun.
∘∘∘

Döngüye akıl erdirmek zor:
Hayaller bol keseden, aynalar hoyrat,  gerçekler doyurmuyor…
Fazla kurcalama, kederli bu yolculuk ancak böyle çekiliyor…
∘∘∘




[1] Oruç Aruoba (d. 1948)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder