18 Ekim 2017 Çarşamba

Başka Bir Dünya Mümkün (2)




Dünyanın kurgusu bozuk demişsin, başka bir dünya istiyorsun…
Ama sıkça hayal kırıklığı yaşıyorsun…
Acaba yanlış mı düşünüyorsun?
Değil…
Ana yol doğru olsa bile, ciddi bir taktik hatayı –kuşkulanmadan- yapıyor olman mümkün…
∘∘∘

Ehveninden bir rahat yaşamı alacaksın, üstündeki yanlış yaşam giysilerini çıkarıp atacaksın…
Tüm yapman gereken bu!
Ama olmuyor, rahat yaşamın şaşalı olanıyla kişiliğime hava pompalamazsam ne yaparım endişesinden ruhun buz kesiyor…
Ve ilk adımda tökezliyorsun…
∘∘∘

Kendinle yarışmak yerine başkalarıyla didişiyorsun kafanda.
Her sabah bir öncekinden daha sevinçli uyanıyor muyum?
Başka ölçüler vız gelir, demen gerekirken…
Kulağın zamanın gevezeliklerine hep açık: reklamlar, arabalar, evler…
Satın alınmaya çalışılan sevinçler…
Boş bir koşuda nefes tüketerek kaybolduğunu ilerde anlayacağından habersizsin...
∘∘∘

Biliyorum dediklerin, zamanın ruhunun kulağına fısıldadıkları olabilir mi?
Zamanın oyun kurucularının sana biçtiği elbiseler…
Saman alevi gibi harlayıp yok olan sahte sevinçlerin kuyruğunda tükenen hayatlar…
Razı olman, kendi oyunundan kopmandır;
Hakiki sevinçleri unutman…
∘∘∘

Bugün ne yiyeceğim endişesi ile bugün nasıl vakit geçireceğim endişesi aynı zehirli kümenin ruhuna saplanan oklarıdır.
İlki, insanın çirkinlikten ve kötülükten arıtamadığı arzularının topluma bulaşmasının sonucudur;
Çaresizsindir…
Ama ikincisi, ruhunu yeterince beslemediğinin göstergesi;
Başka bir dünya aramanın hakkını vermemenin…
∘∘∘

Ücretli zorunlu çalışma rahat yaşatır belki, ama hep bir eksikliğin boşluğunda yalpaladığını sezersin, bir anlam veremezsin…
O boşluk senin renklerini taşıyan “başka bir dünya”nın eksikliğidir.

∘∘∘


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder