Vazgeçenlerdir.
Daha
iyisine gücüm yetmez, diyorsun…
Bu
kıskaçta canın yandığı için bazen işi bilgeliğe vurursun…
Ben,
dersin, gerçekçiyim; romantizme yer yok hayatta!
Teselli
edersin kendini; içinde bir sesin bunları duymadığını, hatta dinlemek bile
istemediğini bilirsin…
Düşünmeyi
bırakıp bir kadeh daha içki koyarsın!
∘∘∘
Nasıl Tanırsın mutsuz
olmamaya razı olanları?
Kurtulmaya
debelenenlerden biri olarak size gözüme çarpanlardan bazılarını söyleyeyim:
Emekliliğinde
hasta tavuk gibi orada burada dönüp durarak vakit geçirmenin yollarını
arayanlar…
Ya
da can sıkıntısını gideremediğinden işe girenler –sinema gişesinde oturanlar,
bir arkadaşının mağazasında kasada duranlar, eski işinde yarı zamanlı oturanlar.
∘∘∘
Altın
gününün birinden ötekine sürekli sosyalleşen ev hanımları…
Her
gün komşuya kahve içmeye diye gidip başkalarını çekiştiren kadınlar…
Evinin
hanımı olan ve çocuklarını sahiplenen anneler...
∘∘∘
Akşamları
kahvede can sıkıntısıyla savaşan erkekler…
Sokağı
sevmeyen ailecek evde dizi izlemeyi seçen babalar…
Yaşam
denince aklına para kazanmaktan ve cengaverce can sıkıntısıyla savaşmaktan
başkası gelmeyen muhterem hanımlar, beyler, genç kızlar, delikanlılar…
∘∘∘
Para
düşünen…
Yiyen-içen,
seks yapan, eğlenen…
Mutsuz
olmaya olmaya ölüme yürüyenler...
∘∘∘
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder