11 Şubat 2016 Perşembe

Yılda 27 Milyon Euro Kazanıyor



88 Milyon Türk lirası yapar; ayda 7 milyon lira… Eski parayla 7 trilyon…
Ünlü İspanyol futbol hocası ...
Dostoyevski bir kahramanına, “Kırkından fazla yaşamak ayıptır, aşağılıktır, ahlaksızlıktır…” dedirtmiş. “Kim yaşar kırkından fazla?...... İsterseniz size ben açıklayayım: Aptallar, namussuzlar yaşarlar  kırkından sonra.” [1]
∘∘∘

  Ben Pep Guardiola için tabii ki böyle şeyler söylemiyorum; ama benzer tedirgin eden duygularla sarsıldığımı hissediyorum.
Guardiola’da olmasa da bir yerlerde çürümenin iyice azmasının, ayıplı bir oyunun arsızca, fütursuzca ve de pervasızca oynanmasının sonucu olamaz mı bu?
Yazıyı melodrama çevirmeye ne benim isteğim ne de okumaya sizin gönlünüz var biliyorum.
Dileğim, bu ‘acıklı ’-patetik- maaşı, milyonlarca sığınmacının korsan teknelerde vatan aradığı bir tablonun üstüne  pembe bir karanfil gibi asarak  değerlendirmeniz.
Endüstriyel futbolun pembe karanfili gibi…
∘∘∘

  Zamanın bizleri yerleştirdiği çürüyen patikalarda ayakta kalabilmek için öylesine debeleniyoruz ki, gölgesinde değerlendirme yaptığımız mantığı görmüyoruz bile.
“Serbest piyasa bu, alan razı veren razı; üstelik binbir rica minnet…” diyenleri duyuyorum.
Sanki insan yapısı değil serbest piyasa, doğa kuralı (Tanrı isteği)  onlara göre.
∘∘∘

  Nefes almak gibi doğal bir zorunluluk olsaydı onsuz yapamazdık.
Doğanın kuralına karşı gelemezsiniz, nefes almazsanız ölürsünüz.
Evinizde serbest piyasaya sözünü geçirebiliyor mu?
Hayır!
Kahvaltıda ev halkının tümü para vererek mi karnını doyuruyor.
Her şeyi rekabetle mi çözüyorsunuz?
Serbest piyasayı genlerimizde kayıtlı olduğu için uygulamıyoruz, sürekli içinde yaşadığımızdan, kişiliğimize, davranışlarımıza sızmış…
Olan bu!
Kullanmazsak yenik düşeceğimizi düşünüyoruz.
İki yönümüz var hem benciliz hem dayanışmacı; sürekli birine abanmak diğerini yok etmese de körleştiriyor.
İçinde yaşadığımızdan, rüzgâr, güneş ve yaşlanma gibi kaçınılmaz sanıyoruz serbest piyasayı.
Yanılıyoruz!..
Amerikalı bir aktivist söylüyor bunları.[2]
∘∘∘

    Endüstriyel tarım doğayı
Endüstriyel eğitim öğrenmeyi,
Endüstriyel tıp sağlığı,
Endüstriyel futbol da sporu yiyip bitiriyor... 
∘∘∘






[1] Yeraltından notlar, İletişim, 21. Baskı, s.21
[2] Michael Albert

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder