Vatandaş ile uzmanların ilişkisi çoğu kez gölge oyununa benziyor.
Karagöz ile Hacivat gibi…
∘∘∘
Biraz para biriktirmiş bankaya yatıracak.
Bir sürü hesap çeşidi var…
Soruyor vatandaş uzmana,
hangisinin faizi yüksek diye.
İnternetten kendin yaparsan faizi daha yüksek diyorlar.
O da gidiyor komşunun oğluna rica ediyor, internetten açtırıyor hesabı.
Ay sonunda faizini alınca
anlaşılıyor ki, internetten açılan hesabın faizi
yüksek, ancak getirisi daha düşük.
Cuma açılan hesabın vade başlangıcı
pazartesi!..
Gölge oyununda uzman, Hacivat olsa, “Yahu Karagözüm, bilgisayar
ne derse o, sen ne diye olur olmaz yerde
işlere nifak sokarsın…” derdi...
Karagöz de, “Yahu Hacı Cavcav faiz yüksek gelirin düşük olduğunu neden söylemedin,”
diye tokatı aşk ederdi. “Köftehor senin de haberin yoktu değil mi!.. ”
∘∘∘
Uzmanların gerçekten bilgili olanlarına her köşe başında rastlanmaz..
Rolleri gereği onlar başkalarının sorularının yanıtlarını satarlar.
İşe yarar bilgi kendi
sorularınızın cevaplarıdır.
Uzmanların, onları cevaplamasını sağlarsınız.
İşiniz kolaylaşır, çoğu sıkıntıyı başınızdan defedersiniz.
∘∘∘
Mühendisler, mimarlar, borsacılar, yatırım uzmanları, -hatta çok özel bir
durum olmasına karşın- sağlık uzmanları için durum pek farklı değildir.
Gündelik hayatta ne denli
eğitimli ve akıllı olursanız olun kural dışı bazı durumlar dışında “Kurbanlık koyun mantığı” kullanırsınız.
Dün nasılsa, bugün neye benziyorsa yarının da öyle olacağını varsayarsınız.
Garantisi olmadığını bile bile hikâyelerle
düşünürsünüz:
Şöyle şöyle yapmıştık iyi olmuştu, şimdi de böyle yaparsak iyi olacaktır…
Başka çareniz yoktur.
Hacivatlar karşısında Karagöz olursunuz…
∘∘∘
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder