Kadının hikâyesi
Adamınkinden farklı mıdır; onlar birlikte Cennetten kovulmadılar mı? Şeytana
birlikte kanmadılar mı?
Kabul ediyorum, öğrenme
yolunda yürümeye düşkün değillerdir..
Gelecek tablolarını
ümit fırçalarıyla bezediklerinden hikâyelerinde çokça hüsrana uğrarlar.
∘∘∘
Aslında kadın da Adam
da düşünmeyi pek sevmez. Öyle anlar olur ki, handiyse “İnsan türü düşünmeyi sevmez, düşünmek yerine ölmeyi yeğler,” diyen
İngiliz düşünüre hak verirsiniz.
Kadınla adamın
hikâyelerinde zurnanın zırt dediği yerdir burası: Düşünmek, akıl yürütmek…
∘∘∘
Akıl yürütmek,
geçimini toprağı ekerek sağlayan çiftçilerin işi gibidir. Zahmetlidir, sabır ve
metanet ister… Çiftçiler sebze, meyve, hububat yetiştirir; akıl yürütenler, cansız,
kuru, ham fikirler…
İkisi de zor zanaattir.
∘∘∘
“Bilme yolları çeşitlidir: Akıl yürütme, sezgi, sevgi, coşku, itici bulma, nefret, acı, gözyaşı…“
İsteyen istediğini
kullanır. Fen bilimlerinde değil, ama gündelik hayatta bu yollardan birinin diğerine
pek üstünlüğü yoktur.
Bilgeliğe giden her
yol doğrudur.
∘∘∘
Kalabalıklar akıl
yürütmeyi sevmez. ‘Fikir’ aramakla başları hoş değildir.
Kararlarına temel
olacak fikirler için deneyimlerine, başkalarına, geleneklere, otoritelere…
yönelirler.
Beğenme –karar alma-
ve uygulamada duygular, olmazsa
olmazdır. Sıcak duygular hissetmeden
hiçbir fikri seçemezsiniz.
Beyninde duyguları
işleyen bölgesi hasar görmüş bir kişi, her açıdan sağlıklı olabilir, ancak
sizinle buluşmak istediği randevu yerini bile kararlaştıramaz. Önerilen
yerlerin artı ve eksilerini sıralayıp durur.[1]
∘∘∘
Duygulanmazsanız
karar da alamazsınız!
İşte Kadınla Adamın
hikayesindeki yol ayrımı bu sapaktır.
Kadın, belirgin amaçlara takılmadan sezgi, sevgi, coşku, nefret, acı, gözyaşı… zemininde oluşan
duygulanımları altında karar verir.
Adam ise küçümsediği duygusal takıntıları görmez; çıkar, güç ve paraya oynar.
Kadının, hayatın asıl
amacı bilgeliğe ve uygarlığa daha yakın durmasının nedeni
budur.
Uygarlık canlılar
için daha iyi bir dünya arar..
‘Kadın böyledir - Adam
şöyledir…’ mizahın ve magazinin vazgeçemediği kolay müşteri çeken hoş geyik
muhabbetleridir. Hep ilgi çeker.
Sanırım kimsenin
karşı duramayacağı gerçek şudur:
Kadın olmayan yerde uygarlık da olmuyor.
Çünkü Kadın hayata daha
yakındır… Hikâyesini farklı kılan da budur!
∘∘∘
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder