“Oku”
emri önemlidir.
Okuyunca
mutlaka adam olacağından değil;
Okuyarak
kendini eğitme rolünü yüklenip yola çıkmış olacağından.
∘∘∘
Kimse
insanı eğitemez;
Kendisinden
başka…
Başkalarının
en fazla yapacağı ortamı hazırlamaktır.
∘∘∘
“Oku”,
çağrışımı gibi değil, “başla” diye anlaşılmalı.
∘∘∘
Şaşmayın,
8 milyar dünyalı insanın büyük çoğunluğu daha başlamamıştır…
“Kendiniini
“eğitmeye”…
“Onlar”ın
değil, toplumun günahıdır bu.
Bedelini
toplum öder, farkında bile değildir “onlar”.
∘∘∘
“Onlar”la
demokrasi yürümez…
Anlatamazsın (“onlara”)…
∘∘∘
“Onlar”
tutucu değil, sürüklenicidir.
∘∘∘
“Onlar”
öyle; peki her “okuyan” başka türlü müdür?
Hayır;
ama yola çıkmak “düşünmeye” başlamaktır.
Artık
bilmediğin bir durakta inmeye yazgılı bir yolcuya dönüşmüşündür. .
Durak
iyidir-kötüdür, o başka bir konudur…
∘∘∘
Hayat
macerasını zihinde aramaya başlamanın ilk adımı “düşünmeye başlamaktır.”.
Katıksız
coşku ile tanışmaya fırsatın olur…
Seversin
sevmezsin, o arkadan gelir.
∘∘∘
“Oku”,
okumaktan fazlasıdır;
Yaşamayı
zihinsel maceraya çevirmezsen, çek kuyruğunu gitsin demenin kısa söylenişidir.
∘∘∘
Ziyanı
yok, hepsinde serüven kafandadır…
∘∘∘
İnsan
şansını kendi yaratır, diyenleri bir kalemde geçin;
Tesadüfler,
şans, dışınızda akıp giden hayat yolunuzu kesmesin diye dua etmek faydalıdır.
Ne
kadarı kabul edilir bilemezsiniz, ama en azından korunmuş hisseder
rahatlarsınız.
∘∘∘
Hayat
direksiyonundaki İçgüdüler ve geleneklerin yanına, “zihni” de oturtmanın ilk
adımının “okumak”.
Arabanın
duvara toslamayacağını garanti eder mi?
Etmez!
Ama
en azından yaşamaya değer bir hayatınız olur.
Gerisi
zaten efsanedir.
∘∘∘
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder