11 Mayıs 2019 Cumartesi

'Keşke' Küçük Ölümdür





Küçük ölümler ruhumuzda “umutsuzluk” mayalar.
∘∘∘

İnsan makine olsaydı –duyguları olmasaydı- umutsuzluğu tanımazdı; ancak sevinci ve mutluluğu da bilmezdi.
∘∘∘

Akan hayatın bileklerindeki prangadır “keşke”.
∘∘∘

“Keşke evlenmeseydim...”
“Bu işe girmeseydim keşke...”
“Bu mesleği seçtim hayatım karardı...”
∘∘∘

“Keşke”yi boğmaktır yapman gereken.
∘∘∘

Panzehri mantıktır “keşke”nin.
∘∘∘

Ucunu göster mantığın, anında toz olur “keşke”.
Duygularını zapt etmiş olsun yeter ki aklın…
Kolay mıdır? Hayır, yıllar… yıllar… alır; uykusuz gecelerin arkası kesilmez;
Duygularının kalesi, insanın zorla ele geçirmesi gereken belki de tek kutsal kaledir…
Kaleye egemensen “keşke”nin zehri sana çalışmaz…
∘∘∘

Pişmanlık bataklığından düze çıkamayınca kendine eziyetten haz devşirmeye başlarsın…
Evlenmeseydin –ya da her ne yaptıysan onu yapmasaydın-, yaşamın nasıl bir yol çizecekti biliyor musun?
Daha iyi olacağını kabul ederek pişmanlık neden?
İş işten geçti, diye düşünmenin  âlemi var mı?
Bilmiyorsun!
Bundan daha kötüsü olmaz mı diyorsun?
‘İyi’yi kötü’yü bildin de ‘daha kötü’yü ‘daha iyi’yi onlardan mı çıkarıyorsun?
Yaşanmamış hayatın daha iyi olacağını nasıl bilebilirsin?
Belki daha baş edilmez dertlere atacaktın kendini.
Kim hesaplayabilir hayatın yaşanmamışını?
Tanrı mısın?
Mantığın çürük, zehirli;
Sürekli  “keşke” doğurarak karartıyor yolunu.
∘∘∘

Yaşam, her gün eski olmuşlardan yeniden başlar.
Yeniden başlamak zorundadır.
Yeniden başlıyorsa o yolculuğa “hayat” denir.
Başlamıyorsa; başlatamıyorsan; gücün yetmiyorsa;
“Keşke”nin zehriyle donmuş morga girmişsin ama yaşıyormuş rolü yapıyorsun!
∘∘∘

Mantık'ın bir gülücüğü yeter "keşke" ölülerini  canlandırmaya…

∘∘∘




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder