3 Ağustos 2017 Perşembe

Televizyona Bakar Gibi Seyretmek Hayatı




Fizik yasalarını bilmeden herkes televizyon seyredebilir.
Televizyon, hangi bilim kuralları kullanılarak icat edilmiştir, kimse bilmez; bilmesi gerekmez…
Ancak 3-5 kişi biliyormuş bu kuralları, onlar anlayabiliyormuş mesele edilmez…
∘∘∘

Hayat denilen serüven buna benziyormuş…
Neymiş, nasıl yaşanırmış, varolmak ne demekmiş, varolmanın anlamı ne diye sorulduğunda varolanları sayıp geçermiş insanlar…
20. yüzyılın parlak zekâlarından Alman filozof Heidegger (ö. 1976) kafaları karıştırmış bu sözleriyle…
∘∘∘

Bir de gitmiş Nazi Partisi’ne kaydolmuş…
Hocası Musevi Husserl’i (ö.1938) nazileri mutlu etmek için üniversiteden atmış…
İşte böyle, sıradan bir insan bir yanıyla…
Diğer yanıyla bir deha: Varolmanın kitabı (Varlık ve Zaman,1927) üstüne kim ne söz edebilir?
∘∘∘

İnsanı soyup soğana çevirip didik didik eden üç büyük zekâ var birbirini izleyen:
İskoç David Hume (ö.1776);18. yüzyıl…
Alman Nietzsche (ö.1900); 19. yüzyıl…
Alman Heidegger (ö. 1976); 20.yüzyıl
∘∘∘

Hayata televizyon seyreder gibi bakmamanın bir yolu bu adamların dediklerine arada bir göz gezdirmek…
Ve düşünmek…
Biliyorum vaktiniz yetmiyor…
Endüstriyel insan!
Çocuk-çoluk, iş-güç, trafik, okul taksidi, ev-araba taksidi…
Sonra yazlık, sonra yeni iş arayacaksın, ardından çocuklara iş…
En sonunda hastalıklar…
∘∘∘

Haksız mı Heidegger?
Fizikle yolu hiç kesişmemiş yığınların televizyon seyretmesi gibi bakmıyor musun hayata?
Oysa o kadar okudun…
Evinin, mahallenin, köyün, kasabanın en okumuşusun…
Ama televizyon seyreder gibi seyrediyorsun hayatı…
∘∘∘

Hindistan’da olduğu gibi yeniden dünyaya geleceğimizi söyleyen bir kültür de yok bizde:
“Bir dahaki sefere kıyaksın be oğlum!”[1] diye kimseyi teselli edemiyoruz…
Ne yaparsan bu yolculukta…
İkinci sefer yok!
∘∘∘



[1] Cem Yılmaz



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder