Doğar,
dünyaya terk edilir,
Ölür,
dünyaya veda ederim…
∘∘∘
Varolmaya
didinirim yaşarken…
Varolmak
nedir benim için?
Kaderle
bir türlü anlaşamadığım belalı soru…
Yanıtım
yaşam tarzımda yatar…
Hiç
sormamış olsam bile soruyu, yaşam tarzımla veririm cevabımı…
∘∘∘
Varolmak
nedir benim için?
Hayatın
en sihirli bilmecesi; sorsam da ensemdedir sormasam da…
Düşünsem
de dürter ruhumu düşünmesem de…
“Hayatta
hiçbir şeyi iplemem,” derken bile bu büyülü bilinmezin kuyruğuna dolandığımın
ayırdında olmam…
∘∘∘
Sonunda
şunda karar kıldım:
Tanrı,
doğa, evrim – hangi açıklama kafana yatarsa- ne istemişler benden?
Yiyip-içeceğim,
cinselliğin çekine kapılarak başım dönecek, çocuklarımın ayakta kalması için
çabalayacağım…
Bunlar
beni dünyaya yollayanın karşı duramadığım çekim alanları…
Ben dünyada
isem, hissederim bu çekimleri…
Aramam
gerekmez, beni hiç bırakmazlar…
∘∘∘
Varolmak
için kendime yukardakilere benzer yeni çekim alanları bulabilmeliyim…
Asla
terk etmeyeceğim, onlarsız olamadığım, ayrılırsam kendimi “yaşıyor” saymadığım…
Yemek-içmek,
cinsellik, çocuklarımın yaşamlarından emin olmak istemem gibi…
Ama İçimde
kendi keşfettiğim…
∘∘∘
Tanrı’nın
apaçık gözüme soktuklarının yanına kendi çekim alanlarını koyabilirsem varolmuş
sayıyorum kendimi…
Yiyip-içmezsem
öleceğimi biliyorum;
Bulduğum
çekim alanlarından çıkarsan ölmüş sayıyorum kendimi.
∘∘∘
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder