Kalkış
noktasıdır yolculuğun yalnızca;
İnanmayın,
son durak diye satılıyor…
∘∘∘
Kocaman
bir felsefi, etik, psikolojik, ekonomik, politik, sosyolojik tuzak:
Uçurumdan
yuvarlanırken bir dala tutunmuş sarkmışsın; mutlu ve umutlu olduğuna inanmanı
istiyor…
Açken
doymuş gibi yaparak beslendiğini düşünmeni…
Aklında
yeşertip avcunun içinde büyütmeden, tarihin mantığından ve insanlığın yüce
gönlünden beklemek umudunu.
∘∘∘
Toplumsal
umudu da tanıyamaz, kendininkini yakamayan…
Gözünün
içine baka baka sözüm ona yol gösterir,
Küçük
bilge, sığ profesör, orta kırat politikacı:
Kesmeyin
umudunuzu, başka türlü yaşanmaz…
Şecaat
arzederken merdikipti sirkatin söyler…
∘∘∘
“Yanlış hayat doğru yaşanmaz.”
Adorno
(ö.1969), Alman düşünür böyle düşünmüş…
“Sorgulanmayan hayat yaşanmaya değmez.”
Sokrates
(ö. m.ö. 323), felsefeyi yeryüzüne indiren antik filozof, böyle söylemiş…
Çevirmeye
çalışıyorum iki bin beş yüz yıl yaşındaki bu iddiaları:
Kendi umudun zihninde nefes almaya
başlayıncaya dek, yaşadığın hayat yanlıştır onu asla doğru yaşayamazsın…
Doğrusunu buluncaya kadar sorgulamayı sürdürmelisin…
∘∘∘
Adorno’nun
sözü bu bloğun başlık epigramıdır.
Dört
yıldır hep onu yazıyorum.
Kısacık
insanlık tarihinde pek az kişi kendi hayatını yaşamıştır; kalabalıklar
başkalarının verdiği rolleri sevmeye çalışır.
Modern
insan kötü örneğin katmerlilerinden; uygarlık böbürlenmeleriyle kölelik yapıyor.
Hayatını
kazanmak, köleliğe uyum sağlamakla özdeş duruma geliyor…
Sorgulamak
için hiçbir vakit geç olmadı.
∘∘∘
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder