14 Kasım 2020 Cumartesi

Kendini Anlayabilir misin

 



 

“İnsanı Anlamaya Çalışma, Kendine Bak Yeter,” diyorsun.

Kendini anlayabilir misin?

∘∘∘

 

Kendini de anlayamazsın…

Sen de insan değil misin? Kendini anlamaktan da ümidi kes!

Ancak tanıyabilirsin kendini…

Tanımakla anlamak arasında öngörebilmek, kestirebilmek yatar.

∘∘∘

 

Başka insanları ne tanıyabilir ne anlayabilirsin –kestirebilirsin, öngörebilirsin…

Kendini gelince onu da anlayamazsın;

Nereden bileceksin içindeki şeytanın kafayı ne vakit kaldıracağını…

Ama neyi sevdiğini, neden heyecanlandığını, ne yaparken zamanı unuttuğunu bilirsin, sezersin fabrika ayarlarını, dünyaya ne yapmaya geldiğini…

(Yine de kafana toplumun soktuğuna kanarsın, kafa tutmaya gücün yetmez.)

∘∘∘

 

Sanıyorum ki Sokrates (ö. m.ö. 399) bu nedenle “Kendini tanı,” demiş…

Kendini anla,” dememiştir…

∘∘∘

 

İnsanın ne zaman –şeytana- satılacağını asla kestiremezsin…

En iyisi insandan gelecek kötülüklere karşı tedbiri asla bırakmamaktır:

“Kontrol” ve “denge” mekanizmalarını hiç gevşetmemektir…

∘∘∘

 

İnsanın doğası (ne zaman şeytana satılacağı örneğin) günün birinde ortaya çıkar mı?

Bilim ipliğini pazara çıkarır mı –insanın-, bilinmiyor henüz…

Sesi sözü dinlenir biyologlardan ümitli olanlar var…

Olur mu, olursa ne zaman?

Tırmanması zor felsefi, bilim tepeleri bunlar…

∘∘∘

 

Şimdilik kendinizi tanıyın yeter, diyorum ben.

Tanıyın ve de tanıdığınız kadarıyla kendinizi yaşayın…

Tabii ki cesaretiniz varsa –paranız varsa değil…

∘∘∘

 

“Yaşamaya cesaret”, “düşünmeye cesaret” le beslenmiş topraklarda yetişiyor yalnızca…

Bunu da unutmayın…

∘∘∘

 

 

 

 

 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder