Eğlenerek
hoşça vakit geçirirsin.
Vakit
geçirmek, hele de”hoş” olursa güzeldir…
Çok
eğlenmişsen, çok güzeldir…
Kimse
kötü diyemez eğlenmeye.
∘∘∘
Eğlenmenin
mutlulukla ilişkisi var mıdır?
Vardır.
Nasıl
vardır?
Eğer
yolun doğru ise –yanlış hayatı doğru yaşamak için debelenip durmuyorsan-
eğlence, seni mutlu edecek becerilerin bunaltılı patikalarında çok gereksinim
duyacağın “yaşama sevinci” depolamanı sağlar…
Eğlence
süresince ertesi gün yapmayı planladığın özel becerilerini kullandığın uğraşını
düşünür, daha çok haz alırsın eğlenceden.
∘∘∘
Özel
becerilerimi kullandığım uğraşlarımdan nasıl mutluluk damıtırım?
İşe
yarar bilgi yaratarak.
Senin
bulduğun –ve de gerçekten işe yaradığını gördüğün- bilgi, yaşama sevinci olarak
geri dönecektir.
Mutluluk
denen büyülü hayalet budur.
∘∘∘
İlle
de mutluluğun resmini yapmak derdindeysen, saçı başı dağılmış, yorgunluktan
bitmiş görüntüsü veren birinin yüzünde, gözleri çerçeveleyen derin
kırışıklıklardan başlayıp dudağın kenarlarına yayılan geniş, güvenli ve keyifli
gülümsemeyi çizebilirsin.
Böyle
bir yüzün ortasında yaşama sevinci yayan derin bakışları çizebilecek yetenekte
bir ressam olmak gerekir elbette…
∘∘∘
(Not:
Uğraşına toplumun onay vermesi asla gerekmez. Sen öyle diyorsan yaptığın şey
değerlidir.)
∘∘∘
İçki
masasında keyifle vakit geçirirken bir sonraki eğlenceyi planlıyorsan, derdin,
mutluluk değildir; Tanrı’nın bir lütfu olan “zamanı” eğlenerek tüketmeye
programlanmışsındır, demektir.
Mutluluk
aramadığını söyleyebilirim.
Bunun
bir sakıncası var mıdır?
Ancak
kendin yanıt verebilirsin bu soruya.
∘∘∘
“Netflix”
dizilerinin karşısında ömür tüketenlerin hal-i pürmelâli (hüzünlü hali) budur.
Düzeltiyorum.
“Mutluluk”
arıyorsan doğrudur dediğim. Dizilerden mutluluk çıkmaz diyorum, çıksa çıksa “vakit
geçirme” çıkar.
Giderek
daha az “hoşça” geçirilecek vakit…
∘∘∘
Liberalizmin
büyük filozofu Karl Popper (ö. 1994), Amerikan üniversitelerini beğenirdi,
ancak eğlenceyi abartıyorlar diye eleştirirdi onları.
Çünkü
dozu kaçırılmış eğlenceden bilgiye (yaşama sevincine ve dolayısıyla mutluluğa)
gidilmeyeceğini iyi biliyordu.
(Not:
Popper’in liberalizm yanılgıları, bu görüşünün değerini zayıflatmaz.)
∘∘∘