6 Nisan 2017 Perşembe

Rahat Yaşam ve Kederli Yolculuk




Ahlaklı, kanunlara uyan, etik davranmaz ise çıkışsızlıktan kaybolmuş hissedenler için –özellikle- kederli bir yolculuktur dünya…
Duyarlıdırlar başka türlü yapamazlar; zorlarlarsa içlerine sinmez, huzur bulamazlar...
Kendi seslerini duymadan edemezler, sesleri de böyle çıkar, ne yapsınlar?
Bu gruptan olanlar düşünmeye yatkın doğanlardır…
∘∘∘

İkinci bir grup ise doğuştan yapmaya yatkındır; az düşünür veya hiç düşünmezler…
Sonuçlarla yön bulurlar; sonuç iyi mi? Yol doğrudur…
Şanslı olduğun için kazanmış olamaz mısın? Olabilirsin; ama onu düşünmez, sonucu gönül rahatlığıyla sahiplenirsin…
Başarı senindir…
Sonuç kötü mü? O zaman yükü başkalarına atacak bir şey uydurur ona inanırsın…
Gülmeyin… Gündelik hayat çoklukla böyle yaşanır.
Hayatı rahat yaşama sanatı diye tanımlarsanız, bundan iyisi yoktur…
∘∘∘

Bu iki grup, yaşam tarzları yelpazesinin aykırı uçlarında kümelenmiştir.
Düşünmek bir bakıma kendine çelme takmak ve neden düştüğünü araştırmaktır…
Bu tutum, zaten kederli olan bir yolculuğu biraz daha açmaza sürükler, doğrudur; ama bu insanlar için varolmak kendi sesini dinlemektir…
İnsan kendisiyle duyguları, hisleri, sezgileri ve düşünceleriyle haberleşiyor…
Hayatın anlamı denen şey onlarsız bir türlü şekillenmiyor; yaşamaksa ille böyle olmalı diyorsun, yoksa çekiver kuyruğunu…
∘∘∘

Bir uçta şirketler gibi yalnızca sonuca bakıp gerisine boş verenler, diğer uçta doğuştan kederli bir yolculuğu düşünce sosuyla biraz daha acılı yapanlar…
İki ayrı yaşam tarzı…
En acıklı görüntü vereni de aslında ilk gruptan olup da, başarı şansı yüksek diye rahat yaşama sanatını öğrenmeye kalkanlar…
Gördükçe onların yerine siz üzülürsünüz…

∘∘∘

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder